Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, kişisel sosyal medya hesaplarından yaptığı paylaşımda, Göbeklitepe’nin taşıdığı evrensel değere ve Bakanlık olarak yürütülen stratejik çalışmalara dikkati çekti.
Bakan Ersoy’un paylaşımı şöyle:
“Tarihin en eski ve en çarpıcı tanığı olan Göbeklitepe’nin bir dünya mirası olarak UNESCO’ya dahil oluşunun 7’nci yılında bu eşsiz mirasın korunması, anlaşılması ve gelecek kuşaklara aktarılması için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürüyoruz.
Geçmişe dair tüm ezberleri bozarak insanlık tarihini yeniden yazdıran Göbeklitepe’nin listeye alınışı kültürel hafızamızın küresel çapta tesciliydi.
(1).jpeg)
Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında Şanlıurfa’da ilan ettiğimiz Taş Tepeler Projesi ile bu eşsiz mirası daha da derinlemesine anlamaya, bilimsel veriler ışığında geleceğe taşımaya kararlıyız.
Kazı, koruma, tanıtım ve altyapı çalışmalarını eş güdüm içinde sürdürüyor; Göbeklitepe’yi yalnızca bir arkeolojik alan değil, tarih boyunca kültürlerin iz bıraktığı eşsiz bir merkez olarak değerlendiriyoruz.
Türkiye, insanlık mirasına sahip çıkmaya ve onu bütün insanlıkla buluşturmaya devam ediyor.”
Kolezyum’da Göbeklitepe etkisi: Taş Çağından Roma’ya uzanan iz
Göbeklitepe, yalnızca Şanlıurfa’nın değil, Türkiye’nin kültürel diplomasi vizyonunun merkezinde yer alıyor. Bu vizyon doğrultusunda, Roma’nın dünyaca ünlü tarihi yapısı Kolezyum’da düzenlenen “Göbeklitepe: Kutsal Bir Yerin Gizemi” sergisi de Avrupa kamuoyunun yoğun ilgisini çekti.
İki bin yıllık taşların gölgesinde açılan sergi, yaklaşık 6,5 milyon ziyaretçiye ulaşarak Göbeklitepe’yi uluslararası kültür sahnesinde yeniden konumlandırdı.
.jpeg)
Bakan Ersoy’un geçtiğimiz aylarda Kolezyum’da kapanışını yaptığı serginin yakaladığı bu ilgi yalnızca tanıtımla da sınırlı kalmadı.
Bölgedeki bilimsel çalışmalara da aynı kararlılıkla devam eden Bakanlık, yalnızca Göbeklitepe’de değil, Taş Tepeler Projesi kapsamındaki kazıları da eş zamanlı olarak sürdürülüyor.
Bu haber ile ilgili düşünceleriniz nedir?
Yorumlarda paylaşabilirsiniz.
