
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:
İçişleri Bakanlığımızın kıymetli yöneticileri, Emniyet, Jandarma ve Sahil Güvenlik Teşkilatımızın değerli mensupları, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, hürmetle, muhabbetle selamlıyorum. Sizlerin vasıtasıyla İstanbul’la birlikte 81 ilimizdeki güvenlik güçlerimize selamlarımı, sevgilerimi gönderiyorum. Öncelikle Emniyet, Jandarma ve Sahil Güvenlik Teşkilatımız bünyesinde görev yaparken hayatlarını kaybetmiş tüm şehitlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet niyaz ediyorum. Rabbim şehitlerimizin ruhlarını şad, mekanlarını cennet eylesin diyorum. Aynı ideal uğrunda yaralanan gazilerimize, ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyor, kendilerine sağlıklı, hayırlı ömürler diliyorum. Rabbim sizleri her türlü kazadan, beladan, saldırıdan, görünür ve görünmez musibetten muhafaza buyursun. Sizlerle daima kıvanç duyduğumuzu ve duyacağımızı bilmenizi isterim.
Şehirlerde polisimiz, kırsalda jandarmamız, denizlerde sahil güvenliğimiz, milletimizin huzuru, esenliği ve güvenliği için büyük bir özveriyle çalışıyor. Bütün güvenlik güçlerimiz uyum içinde, koordinasyon içinde, anayasa ve yasalardan aldıkları yetkiler çerçevesinde 86 milyona hizmet ediyor. Huzur ve emniyetimiz için 7 gün 24 saat, ülkemizin dört bir yanında, vatanımızın her karış toprağında mesai harcayan güvenlik birimlerimizde görev alan bütün kardeşlerime, ülkem ve milletim adına teşekkür ediyorum.
Hükümet olarak, güvenlik kuvvetlerimizin vazifelerini en iyi şekilde yerine getirmeleri için gerekli her türlü desteği sağlıyoruz. Envanterlerinde bulunan ve ekonomik ömürlerini tamamlayan araçların yenilenmesi çalışmalarını geçen yıl başlattık. Böylece hem görev araçlarımızın niteliğini hem de vatandaşlarımıza sunulan hizmetlerin etkinliğini artırıyoruz.
Geçen sene yine burada yaptığımız törenle Jandarma ve Emniyet teşkilatlarımıza 7.204 yeni aracı kazandırmıştık. Bugün de 9.200 aracı daha resmen sizlerin hizmetine veriyoruz. Bu araçlardan 7.080 tanesi Emniyetimiz, 2.070 tanesi Jandarmamız, 50 tanesi ise Sahil Güvenliğimiz tarafından kullanılacak. Hayırlı, uğurlu olsun diyorum.
Sokaklarımızda, mahallelerimizde, köylerimizde gördüğümüz her polisimiz ve jandarmamız ile onların varlığını simgeleyen araçlar, vatandaşlarımıza güven verirken, suçluların yüreğine de korku salıyor. Yeni araçlarımızın, zehir tacirleri ve şehir eşkıyalarıyla mücadele başta olmak üzere güvenlik ve asayiş faaliyetlerimizin başarılı şekilde ifasında sizlere yardımcı olacağına inanıyorum.
Bu araçların Jandarma Genel Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Sahil Güvenlik Komutanlığına kazandırılmasında emeği geçenleri tebrik ediyor, hayırseverlerimize teşekkür ediyorum.
Değerli arkadaşlar, güvenlik hizmetlerinin etkinliğinde vatandaşlarımızın katkısı çok önemlidir. Millet, güvenlik kuvvetlerimize hakkıyla sahip çıkarsa az gayretle büyük mesafe alınır. Çözülmez denilen sorunlar kolayca çözülür. Aşılmaz denilen engeller kolayca aşılır. Yapılmaz denilen işler Allah’ın izniyle kolayca başarılır. Diğer türlü, ne kadar çok gayret sarf edilse edilsin hedeflenen neticeye ulaşılamaz.
Geçmişte biz bunun sıkıntılarını bazı kritik konularda yaşadık. Özellikle terörle mücadelede bir dönem çok vahim hatalar yapıldı. Bu hatalar, sorunun daha da büyümesine, daha karmaşık hale gelmesine yol açtı. Devlet ile vatandaş arasındaki bağ maalesef zarar gördü, yıprandı. Bunun sancısını ise halkımızla birlikte görevini en güzel şekilde yapmaya çalışan güvenlik kuvvetlerimiz çekti. Kendini hukukun, kanunların ve vatandaşın üstünde gören kimi odakların yanlış uygulamalarından dolayı hepimiz ciddi zorluklarla karşılaştık. Güç zehirlenmesi yaşayan bir avuç kibir abidesinin yanlışlarının faturasını millet ve devlet olarak birlikte ödedik.
Değerli arkadaşlar, son 23 yılda attığımız adımlarla yanlışlara son verdik. Hataları telafi ettik. Devlet-millet bağını her yerde daha önce hiç olmadığı kadar güçlendirdik. Geçmişte oluşmuş güvensizlik zeminini el ele vererek ortadan kaldırdık. Güvenliğin arkasına saklanılarak hukukun çiğnenmesine, demokrasinin duraklatılmasına, özgürlüklerin kısıtlanmasına eyvallah demedik. Güvenlik kuvvetlerimizle sivil vatandaşlarımız arasındaki kaynaşmayı, dayanışmayı ve iş birliğini güçlendirdikçe her alanda önemli mesafeler aldık. Şu an insanımızın askerinden polisine, jandarmasından sahil güvenliğine kadar emniyet birimlerimizin tamamına desteği en üst seviyeye ulaşmıştır.
Bu olumlu iklimi daha da güçlendirmekte kararlıyız. Şunu asla unutmamanızı rica ediyorum: Sizler, asla ayrım yapmaksızın bu ülkedeki her bir vatandaşımızın huzur ve emniyetinin teminatısınız. Sizler, aynı zamanda ülkemizin, milletimizin, bağımsızlığımızın, Türkiye Yüzyılı’na doğru emin adımlarla yürüyüşümüzün güvencesisiniz. Maziden atiye uzanan bu kutlu yürüyüşün hiçbir kesintiye uğramadan, yavaşlamadan, rotasından sapmadan devam etmesi gerekiyor.
Bunun için şu gerçeği bir kez daha hatırlatmak istiyorum: Güvenlik kuvvetlerimizin gücü, kendilerine verilen yetkiden ve taşıdıkları silahtan ziyade, aziz milletimizin vicdanında edindikleri yerden gelir. Bu gücün etkisini artırmamızın yolu da vatandaşımızın gönlündeki yerimizi pekiştirmemizden geçer. Biz buna, kalpleri ve zihinleri kazanma diyoruz.
Peki, vatandaşın gönlünü kazanmak için ne yapacağız? Vatandaşımızın gönlündeki yerimizi nasıl pekleştireceğiz? Bunun da cevabı, Emniyet binalarımızın duvarlarını süsleyen şu sözde saklıdır: “Herkesin polisi kendi vicdanıdır. Polis, vicdanı olmayanların karşısındadır.” Aynı durum Jandarmamız ve Sahil Güvenliğimiz için de geçerlidir. Yani, tüm emniyet birimlerimiz, hukuka uyan, kanunlara riayet eden vicdan sahiplerinin emrinde ve hizmetindedir.
Ayrıntılar geliyor…

Bu haber ile ilgili düşünceleriniz nedir?
Yorumlarda paylaşabilirsiniz.