1. Haberler
  2. Haberler
  3. Magazin
  4. Emre Altuğ: Çok ciddi paralar batırdım

Emre Altuğ: Çok ciddi paralar batırdım

Haberi Dinle

Yıllar önce Sezen Aksu’nun albüm teklifini geri çeviren genç bir tiyatrocuyken, bugün kendi yazdığı müzikalle de sahne heyecanını yaşayan, birçok dizi ve filmde yer alan Emre Altuğ,  AA muhabirine samimi açıklamalarda bulundu.

Emre Altuğ da ayrılık ötesi, aile kayıplarında da zor süreçler yaşadı, değil mi?

Çok. Şöyle söyleyeyim gerçekten dibi gördüm, çok fena oldum. Yani pek kimse bunu bilmez. Çok ortalıkta yaşayan bir adam değilim böyle şeyleri. Arka arkaya oldu. Boşandım, annem öldü, çok ciddi bir para batırdık. Alaçatı’da turizm işine girmiştim. O battı. Arkasından babam öldü. Çok ciddi şeyler arka arkaya oldu. Ama insan kendisi istediği zaman bütün bunlardan sıyrılıyor, çıkıyor. Güzel de çıkıyor.

Çocuklarınızı zaman zaman sosyal medyada ve basında görüyoruz. Çok mutlu görünüyorlar. Bu aslında anne babası ayrı çocuklar adına büyük bir başarı olmalı.

Çok şükür. Bu konuda başarılı buluyorum ikimizi de.

Bu dengeyi kurmak kendiliğinden hemen mi oldu, annelik ve babalık öğrenilen bir şey mi?

Annelik ve babalık davranış olarak öğrenilen bir şey olabilir ama anneliğin babalıktan başka avantajlı başka bir durumu daha var. Annelik ilk andan itibaren ana rahmindeyken başlıyor. Kimyasal, biyolojik bir bağ var. Babalık ise bana bunu bir doktor söylemişti, çok bozulmuştum ama sonra ne kadar haklı olduğunu anladım. Babalık çok nostaljik bir şey. Yani babalık yaşadıkça, paylaştıkça güçlenen, oluşan, katlanarak büyüyen bir duygu. Annelik en tepede başlıyor ve orada gidiyor ama babalık böyle yukarı yükseliyor. Ben yaşadığım bu duygu yükselişinden çok mutluyum. Yani müthiş bir şey. Hani şu noktada gitmek bazen insanı çok yorabilir de yani. Ama anne enerjisi başka bir şeydir. Bunu her zaman söylemişimdir. Anne-çocuk başka bir durum. Annesizlik başka bir durum. Hiçbir çocuk annesiz olmasın. Bak baba dediğim gibi çok önemli bir güç. Çok büyük bir denge aslında anne-baba. Ama ben bunu naçizane söylüyorum, çocukların yanında annesi olursa hiçbir şey olmaz onlara. Yani, onu öyle kabul ediyor, biliyorum.

Yalı Çapkını dizisinde oğlunuzu canlandıran başarılı genç oyuncu Mert Ramazan Demir’in askerlik yemin töreni için birliğine gittiniz. Oğullarınızın askerlik yemin töreni provasını böylece şimdiden yaptınız?

Evet prova yaptım. Hakikaten öyle oldu. Devamlı görüşmüyoruz Mert ile ama ben Mert’i çok sevdim. Afra’yı da çok sevdim ayrı ama Mert ile paylaşımımız biraz daha fazla olmuş olabilir dışarıda da. Konuşurken hani topu topu on cümle kurarsın ama 7 tanesinde birbirine bir şey katarsın ya onu hep hissetmişimdir Mert ile konuşurken. Dolayısıyla Mert’e yakınlık hissim biraz daha güçlü. Bir de şansa, çok enteresan bir kısmet bu. “Nereye gidiyorsun askere” dedim, “İskenderun’a” dedi. İskenderun’da benim çok üst düzey komutan arkadaşım var. “Bir arayayım onu” dedim. Mert onun yanına gitmedi ama onun bölgesindeydi. Arkadaşım ailesiyle birlikte karşıladı Mert’i. Bir yemek yedirdiler, ondan sonra birliğine teslim ettiler. Askerliği de son derece yapılması gerektiği gibi oldu. 26 ya da 28 gün yaptı galiba. Ondan sonra, “Yemin törenine geleceğim” dedim. Buradayken konuşmuştum. Hem de arkadaşımı görmüş, ailesiyle onları ziyaret etmiş olacaktım. Gittim çok da güzel 2 gün geçirdim orada.

Sizi en çok korkutan ama en doğru kararı verdiğiniz bir an oldu mu?

Çok olmuştur. Ben zaman zaman sert kararlar alan bir adamım. Benim dönümlerim var yani kendimi değiştirdiğim dönümler. Bunlardan en serti 3-4 sene evvel oldu. Mesela o çok sıkıntılı dönemden bütün hayatımı alt üst ederek çıktım. Yani hani yıkarak çıktım. Elimin tersiyle bu hayat gidiyor, yeni bir hayat geliyor diye. Çocuklarım haricinde evimin dekoruna kadar her şeyi değiştirdim. Kendimi değiştirdim. Yüz seksen derece değiştirdim.

İyi geldi mi değiştirmek?

Çok iyi geldi tabii canım. O senle mutlu değilsin artık çok belli. Ya ölene kadar öyle yaşayacaksın mutsuz gidecek iş ya da yeni bir kılıf bulacaksın kendine. Bu zaman alır. İşte bu biraz korkutucudur. Yani kendini o kadar değiştirmek gerçekten kolay olmuyor ama sonu çok iyi oluyor. Herkese tavsiye ederim. On yıldır eski kendilerini atsınlar, kendilerine geçsinler. On yıl yapsınlar. Ben daha evvel yapmadığım için pişmanım. Buna benzer ciddi kararlar aldım ama kendimi tam değiştirmedim. Yani 30’da da 40’ta da 50’de de aldım. Ama hiçbirinde 50’deki kadar sert değiştirmedim. 50’de gerçekten iki çocuğumu tabii annelerini burada tuttum. Bütün hayatımı alt üst ettim. Ben bunu şiddetle tavsiye ediyorum herkese. Yirmi yaşların sonundan itibaren yapsınlar. Hatta 6-7 yılda bir yapsınlar. Çok faydasını görecekler. Benim bu yaşımda verebileceğim insanlara tek tavsiye bu olur, öyle söyleyeyim. Korkmasınlar. Hayat korkmaya gelmez. Korkarsan korkutmaya devam eder.

Ama bazı şeyleri korumak da gerekiyor değil mi?

Çok basit şeyler onlar ya. Tabii ki korumak gerekiyor bir iki şeyi. Yani çok fazla değil. İnan bana bağımlılık gerisi, gereksiz bağımlılık yani. Korkuyorsun konfor alanından çıkacağın için. Çünkü alışık olduğun bir sistem, düzen var. Tabii ki korkuyorsun. Ama aynı dünyanın resetlendiği gibi insanın da resetlenmeye ihtiyacı var.

Bu haber ile ilgili düşünceleriniz nedir? Yorumlarda paylaşabilirsiniz.
deebi.net | Magazin Haberleri

Emre Altuğ: Çok ciddi paralar batırdım
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

deebi.net ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.