MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Kızılcahamam’daki Ülkücü Şehitler Anıtı’nı ziyaret etti.
Burada konuşan Bahçeli, “Gerek inanç ve itikadımız mucibince gerekse de tarih ve kültür değerlerimiz çerçevesinde, şehitlik en yüce makamın adı, en yüksek mertebenin tarif ve taltifidir. Karanlıktan medet umanlar elbette tarihin harabelerinde unutulmuşluğa terk edilmişken, şehitlerimiz aydınlık saçan ahlaki ve şerefli mücadeleleriyle yaşadıkları çağın ve zamanın üstüne çıkmışlardır.” değerlendirmesini yaptı.
Hiçbir hakikatin gizli kalmayacağını şehitlerin kutlu miras ve emanetlerinin de dünya durdukça dilden dile, nesilden nesile anlatılıp paylaşılacağını belirten Bahçeli, “Ülkücü şehitler fedakarlık nişanesi, kahramanlık timsalidir. Onlar büyük ve güçlü Türkiye’yi misyon olarak akıl ve vicdanlarında somutlaştıran serdengeçti yüreklerdir” diye konuştu.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Ülkücü Şehitler Anıtı’nı ziyareti sonrasında açıklama yapıyor. https://t.co/L3yQTIkFEm
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) May 27, 2025
Şehit ve gazilerin günübirlik bir hayatın, gelip geçici heveslerin taliplisi ve takipçisi olmadığını ifade eden Bahçeli, şunları kaydetti:
“Vatana, millete ve davaya bağlılıkları mukadder ve muhakkaktı. Fazilet, feragat, feraset ve fehametle pekişmiş fani hayatlarını ülkü, ülke ve ilkelerine adamışlardı. Fildişi kulelerine değil kahramanlığın zirvesine tırmandılar. Tuzu kurular gibi sırça köşklerde ahkam kesmeye hiç itibar etmediler. Nabza göre şerbet vermediler. Her dönemin değil davasının adamı oldular. Menfaat düşkünü değil, millet, muhabbet ve mukaddesat aşkıyla kavruldular. Dışta fakir içte zengin olmayı bildiler. Dava adamlığının kitabını deyim yerindeyse canlarıyla, kanlarıyla yazdılar. Gelenin keyfi için geçmişe yüz çevirmediler. Egolarını erdemlerinin önüne geçirmediler. Zulmün boyunduruğuna girmediler, kalleş pusulara düşseler bile boyun eğmediler, çile ve zorluklar ardı sıra sökün etse de vazgeçmediler, nihayet alp ile erenliği ruhlarında cem ettiler. Merhum halk ozanımız diyor ya, ‘Olsun be aldırma, yaradan yardır. Sanma ki zalimin ettiği kardır. Mazlumun ahı indirir şahı. Her şeyin bir vakti vardır.'”
“Gerçekten her şeyin bir vakti vardır”
Bahçeli, toprakta izi olmayanların, tohum tohum saçılan emekleri inkar edenlerin, tarlası omuzunda oradan buraya gezenlerin bugünlerde maske takıp milliyetçi ülkücü hareketi, haksız ve hayasız şekilde suçlamasının, şehitlere ve hatıralarına saygısızlık olduğunu ifade eden Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Gerçekten her şeyin bir vakti vardır. O vakit hızla yaklaşmaktadır. O vakit Türkiye Yüzyılı’yla simgelenmekte, yeni bir milli birlik ve kardeşlik asrıyla tebarüz etmektedir. Şehitlerimizin kutlu emanetleri başımızın üstünde, kalbimizin derinliklerinde, ömrümüzün ve önümüzün tam merkezindedir. Vefa bilmeyenlerin vakardan haberi olmaz. Sadakati devre mülk gibi gören sahte ve simsar zihniyetlerin Türk milliyetçiliğiyle ilgili fitne ve dedikodu yaymaları ademe de mahkumdur. Çıkarlarının sevdalısı olan siyasi devşirmeler davasının sevdasıyla çelikleşmiş ve bayraklaşmış ülkücü şuura elbette nüfuz edemez, hiçbir surette de yalan ve iftiraya dayanan çirkin sözlerinin değerinden ve ederinden bahsedilemez. Şehitlerimizin yeri gönüllerde, mükafatı ise Yüce Allah’ın rahmetindedir.”
“Gazilerimize uzun ve huzurlu bir ömür diliyorum”
Şehitlerin mücadelesinin onurlu, ahlak ve şahsiyetlerinin ise göz kamaştırıcı olduğunu söyleyen Bahçeli, şehitlerin hesap yapmadığını, yanlışa ortak olmadığını, hasbi ve haysiyetli hayatlarıyla temayüz ettiklerini belirtti.
Ülkücülerin, Ötüken’den atılan adıma Türk vatanında kucak açan, Söğüt’ten yapılan çağrıya yaşadıkları dönemde aynen riayet eden, tarihin nabzını damarlarındaki kanla temsil eden soylu insanlar olduğunu belirten Bahçeli, ülkücü şehitlerin ise Türk milletinin iftihar ile irade cevherleri olduğunu dile getirdi.
Devlet Bahçeli, şunları kaydetti:
“Bizim inancımıza göre şehitler ölmemiştir. Bu vesileyle bütün şehitlerimizi, merhum Başbuğumuz Alparslan Türkeş Bey’i, hain bir saldırıda şehit düşen merhum Gün Sazak Bey’i, hayatlarını kaybetmiş tüm ülküdaşlarımızı saygıyla, rahmetle, özlemle anıyorum. Gazilerimize uzun ve huzurlu bir ömür diliyorum. Her ülküdaşımdan, davasının iffet ve itibarını inançla müdafaa eden her kardeşimden Allah razı olsun diyorum. Şehitlerimizin ruhu şad olsun.”
Bahçeli’yi Ülkücü Şehitler Anıtı’nda çok sayıda ülkücü partili karşıladı.
Bahçeli’nin alana gelmesinin ardından Kur’an-ı Kerim tilaveti gerçekleştirildi, dualar edildi. Bahçeli, anıt alanında 2027 ülkücü şehidin isimlerinin bulunduğu tabelalara karanfil bıraktı, dua etti. Konuşmasının ardından anıt alanında bulunan 8 köşeli otağa geçen Bahçeli, partililerle sohbet etti.
Bu haber ile ilgili düşünceleriniz nedir?
Yorumlarda paylaşabilirsiniz.