Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde çiçeklenme dönemine giren ayçiçeği tarlaları, sarının en parlak tonlarıyla görenleri hayran bırakıyor.
Güneşin doğuşu ve batışıyla birlikte şekil ve yön değiştiren çiçekler, doğa ve fotoğraf tutkunlarını Tekirdağ’a çekiyor.
İl Tarım Müdürü Mehmet Aksoy, bu görsel güzelliğin aynı zamanda arıcılık ve bal üretimi açısından da değer taşıdığını vurguladı.
Turizme katkısı her geçen yıl artan ayçiçeği, şehrin doğal markası haline gelmiş durumda.
Yerli Tohum, Güçlü Üretim, Doğal Güzellik
Mehmet Aksoy, Süleymanpaşa’daki ayçiçeği tarlalarında yapılan üretimin tamamının yerli ve milli tohumlarla gerçekleştirildiğini belirtti.
“Ürünlerin yüzde 75’i devletimizin desteğiyle verdiği ayçiçeği tohumlarıyla üretildi” diyen Aksoy, üretim sahasında gelişimin fenotip ve fizyolojik olarak izlendiğini ifade etti.
Ayçiçeğinin sadece yağ üretimiyle değil, arıcılık ve temiz bal üretimiyle de ekonomik değeri olduğuna dikkat çekti.
Ayrıca ayçiçeği tarlalarının turizm açısından da cazibe merkezi olduğunu vurgulayan Aksoy, “Gün doğumu ve batımında yön değiştiren çiçekler İstanbul’dan gelen misafirlerimizi cezbediyor” dedi.
Tekirdağ Türkiye’nin Ayçiçeği Üssü
Türkiye’de yılda yaklaşık 2 milyon ton ayçiçeği üretilirken, bunun yüzde 16’sı Tekirdağ’dan karşılanıyor.
İl genelindeki tarım arazilerinin yaklaşık yüzde 40’ında ayçiçeği ekimi yapılıyor.
Mehmet Aksoy, “Ayçiçeği hem bölge ekonomisi hem de ülkemizin yağ ihtiyacı açısından stratejik öneme sahip” diyerek Tekirdağ’ın bu alandaki liderliğini vurguluyor.
Aksoy, sanayi altyapısının ve üretim kültürünün de ayçiçeği üzerine kurulu olduğunu belirtiyor.
Kuraklık, Üreticiyi Alternatif Arayışına İtiyor
Çiftçi Süleyman Ekici, ayçiçeği üretiminin görsel olarak en canlı döneminde olduğunu ancak üretim şartlarının giderek zorlaştığını söylüyor.
“Eskiden dönüm başına 180-200 kilo ürün alıyorduk, son yıllarda 50 kiloya kadar düştü,” diyerek verimdeki ciddi düşüşe dikkat çekiyor.
Ekici, kuraklık ve yaz döneminde yağış azlığının üretimi doğrudan etkilediğini belirtiyor.
Ayçiçeği üretimini sürdürmeye çalıştıklarını ama artık alternatif ürünler üzerine de düşündüklerini ifade ediyor.
Kuraklığın temel nedeninin küresel iklim değişikliği olduğunu dile getiren Süleyman Ekici, bu durumun yalnızca ayçiçeğini değil tüm tarım ürünlerini etkilediğini, yer altı sularının çekildiğine ve sulama imkanlarının sınırlı olduğunun altını çiziyor.
“Daha bilinçli bir toplumla bu süreci daha az hasarla atlatabiliriz” diyen Ekici, çözümün toplumsal farkındalıkla mümkün olabileceğini belirtiyor.
deebi.net | Hayatın içinde…