1. Haberler
  2. Haberler
  3. Kültür - Sanat
  4. Yunus Emre’nin basılan en eski tasavvufi mesnevisi gün yüzüne çıkarıldı

Yunus Emre’nin basılan en eski tasavvufi mesnevisi gün yüzüne çıkarıldı

Haberi Dinle

Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Yunus Emre Enstitüsünce Ankara Resim ve Heykel Müzesi Türk Ocağı Salonu’nda yapılan tanıtım toplantısında konuşan Bakan Ersoy, yakın zamanda gün yüzüne çıkarılan bu nüshaların edebi birer eser olmanın yanı sıra medeniyet dünyasının hatırlanması ve yaşatılmasına da yol gösterdiğini söyledi.

Yunus Emre’nin Anadolu’nun bağrından çıkan, aşk ve hikmetle yoğrulmuş bir şair olduğunu, dizelerinde sadece kelimelerin değil, ilahi aşkın coşkusu, insan sevgisinin derinliği ve tasavvufun engin bilgeliğinin yankılandığını belirten Ersoy, “Sevelim, sevilelim, dünya kimseye kalmaz” diyen Yunus’un, insanlığa barış ve hoşgörünün en güçlü çağrısını yaptığını kaydetti.

Yunus Emre’nin sade diliyle halkın gönlünde taht kurduğunu dile getiren Bakan Ersoy, onun, kelimelerle gönülleri ilmek ilmek işleyen bir söz ustası ve çağlar ötesinden seslenen bir bilge olduğunu vurguladı.

“Yaktığı sevgi meşalesini taşımaya devam etmeliyiz”

Yunus Emre’nin barış elçiliğine de dikkati çeken Ersoy, sevgiyle yoğrulmuş sözlerin, bugünün dünyasında barışa en çok ihtiyaç duyulan çağda insanlara rehberlik ettiğinin altını çizdi.

Bakan Ersoy, şunları kaydetti:

“Yunus’un ‘Yaratılanı hoş gör, Yaradan’dan ötürü’ anlayışı dil, din, ırk ayrımı gözetmeksizin tüm insanları kucaklayan evrensel bir barış çağrısıdır. Bu çağrıya kulak verenler, kin ve nefretin karanlığından sıyrılıp, sevgi ve hoşgörünün aydınlığına yürürler. Bugün Yunus Emre’nin mesajlarını sadece bir kültürel miras değil, aynı zamanda dünya barışının temel taşlarından biri olarak görmeli, onun yaktığı o sevgi meşalesini tüm insanlık adına taşımaya devam etmeliyiz. Bu topraklarda doğmuş, yaşamış böylesine kıymetli bir ismi en doğru ve etkin şekilde gelecek kuşaklara aktarmak, onun sevgi, hoşgörü ve bilgelik dolu mirasını yaşatarak insanlığa ışık tutmak hepimizin sorumluluğudur.”

Yunus Emre'nin basılan en eski tasavvufi mesnevisi gün yüzüne çıkarıldı

Eserde, şiirlerdeki kelimelerin sözlüğü de bulunuyor

Bakan Ersoy, Yunus Emre Enstitüsü Başkanlığı öncülüğünde kurulan Yunus Emre Külliyatı Yayın Kurulu Heyeti’nin danışmanlığı ışığında ortaya çıkan ve 2 ciltten oluşan eserin hem akademik dünyada hem de medeniyete büyük bir armağan olarak sunulduğunu vurguladı.

Ersoy, çalışmaya ilişkin şu bilgileri verdi:

“Elinizdeki çalışma, Yunus Emre Külliyatı’nın 50’yi aşkın nüshasından, bilinen en eski tarihlisidir. 1492 yılında Kahire’de yazılan eser, Bakanlığımızın Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığına bağlı Kütahya Vahitpaşa Yazma Eserler Kütüphanesi tarafından satın alınarak envantere kaydedilmiştir. Yunus’un tasavvufi mesnevisi Risaletü’n-Nushiyye’nin bulunduğu bu nüsha, 200’ü aşkın şiiri içermektedir. Döneminin dili ve kültürü hakkında önemli bilgiler taşıyan bu manzumeler, aynı zamanda Oğuz Türkçesi’nin daha o günlerde Anadolu dışında da yazılıp okunduğunu da göstermektedir.

Prof. Dr. Orhan Kemal Tavukçuoğlu tarafından yaklaşık 4 yıllık bir mesaiyle ortaya konan bu çalışma, Yunus’un hayatına dair bazı müphem (belirsiz) noktaların aydınlatılmasında da yeni tezler ileri sürmektedir. Eserde yer alan ve şiirlerin bütün kelime kadrosunu içeren sözlük, Yunus Emre düşüncesinin okuyucular nezdinde daha berrak bir şekilde anlaşılmasını da sağlayacaktır. Yunus demek, Türkçenin ve Türk kültürünün billurlaşmış en seçkin örneği demektir.”

Ersoy, alanında en yetkin bilim insanlarının rehberliğinde ve Prof. Dr. Tavukçuoğlu’nun başkanlığında titizlikle hazırlanan çalışmanın konuyla ilgilenen herkes için derinlemesine bir bilgi kaynağı olacağına işaret etti.

Bu eserlerin, sadece geçmişin değil, geleceğin de yolunu aydınlatan bir meşale niteliğinde olduğunu belirten Ersoy, “Çünkü Yunus Emre, yalnızca bir şair değil, Anadolu’nun gönül rehberi, insanlığa ışık tutan bir bilgedir. Yunus Emre’nin dilini, sevgisini, hoşgörüsünü yaşatmaya, onu sadece bir edebi şahsiyet olarak değil, bir medeniyet rehberi olarak görmeye devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.

“Yunus Emre Külliyatı’nın bütün nüshaları sıraya göre neşredilecek”

Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Aliy da bu eserlerin yayımlanmasının, sadece edebiyat ve kültür tarihi açısından değil, aynı zamanda dilin gelişimi ve dünya kültür mirasına katkısı bakımından da büyük önem taşıdığını söyledi.

Türkçenin kadim geçmişiyle, sadece bir iletişim vasıtası değil, aynı zamanda bir medeniyet ve gönül dili olarak asırlardır varlığını sürdürdüğünün altını çizen Aliy, “Türkistan’dan Anadolu’ya, Balkanlar’dan Mısır’a uzanan geniş bir coğrafyada iz bırakan Türkçe, bugün bir dünya dili olarak farklı kıtalarda milyonlarca insan tarafından öğrenilmekte, konuşulmakta ve sevilmektedir.” dedi.

Aliy, büyük mütefekkir şair Yunus Emre’nin adını taşıyan kurumun Türkçenin yaşatılması, yaygınlaştırılması ve tanıtılması amacıyla 68 ülkede 90’ın üzerinde temsilcilikle faaliyet gösterdiğini aktardı.

Yunus Emre’nin insanlık değerlerinin sözcüsü olduğunu vurgulayan Aliy, “Onun dili, sevgi ve hoşgörünün dilidir. Asırlar öncesinden ‘Ben gelmedim dava için, benim işim sevi için, dostun evi gönüllerdir, gönüller yapmaya geldim’ diyerek, insan merkezli, barış ve anlayış temelli bir dünya tasavvuru sunmuştur. Yunus Emre’nin bu anlayışı, günümüz dünyasında da halen geçerliliğini ve rehberliğini sürdürmektedir. Onun diliyle Türkçemizin anlatım gücü, içtenliği ve evrenselliği en yalın biçimiyle ortaya çıkmaktadır.” diye konuştu.

Alanında uzman akademisyenlerle oluşturdukları Yunus Emre Divanı Yayın Kurulunun kasım ayından beri çalışmalarını sürdürdüğünü kaydeden Aliy, heyetin şairin biyografisi ve günümüze ulaşan nüshaları üzerinde yoğun bir mesai harcadığını belirtti.

Aliy, “Enstitümüz, bugün tanıtımını gerçekleştirdiğimiz nüsha ile önümüzdeki günlerde Yunus Emre Külliyatı’nın bütün nüshalarını belirli bir sıraya göre neşredecektir. Bu eserlerin, insanlığa bu cümleden Türk dili ve medeniyeti alanında çalışmalar yapan kıymetli bilim adamlarına önemli katkılar sunacağına yürekten inanıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Programda, Prof. Dr. Orhan Kemal Tavukçuoğlu da kısa bir konuşma yaptı. Konuşmaların ardından Bakan Ersoy, Yunus Emre Divanı Yayın Kurulu Üyelerine teşekkür belgesi verdi.



Bu haber ile ilgili düşünceleriniz nedir?
Yorumlarda paylaşabilirsiniz.

Yunus Emre’nin basılan en eski tasavvufi mesnevisi gün yüzüne çıkarıldı
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

deebi.net ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!